Ökse Otu (Viscum Album L.)

Yöresel olarak, çekem, burç, purç, gökçe, gevele, güvelek ve gövelek adlarıyla tanınır . Saçak köklerinin yardımıyla yapraklı ağaçlarda (elma, armut, söğüt, kavak), çam ve köknar gibi yumuşak odunlu ağaçlarda asalak (parazit) olarak yaşayan , hayatımızdan ayrı düşünemeyeceğimiz bu bitkiyi kim tanımaz ki!

Ökseotu (Viscum Album L.)
Yöresel olarak , çekem , burç , purç , gökçe , gevele , güvelek ve gövelek adlarıyla tanınır . Saçak köklerinin yardımıyla yapraklı ağaçlarda (elma , armut , söğüt , kavak), çam ve köknar gibi yumuşak odunlu ağaçlarda asalak (parazit) olarak yaşayan , hayatımızdan ayrı düşünemeyeceğimiz bu bitkiyi kim tanımaz ki ! Kendisini barındıran ağacın yüksek dallarının üstünde yuvarlak bir top biçiminde yetişir . Her zaman yeşil olan yaprakları deriyi andırır ve sarımsı yeşildir . Kışın kelebek kanatlarını andıran yapraklarını dökmez . Meyveler bezelye veya nohut büyüklüğünde , parlak , beyaz renkli ve cama benzer , içi kaygan ve yapışkandır . Bu beyaz yapışkan madde insanlar için zehirlidir .Ama onları iştahla yiyen kuşlara hiçbir zararı dokunmaz . Kuşlar , bitkinin yapışkan tohumunu gagalarına alıp dallara sürterek veya kursaklarında yumuşattıkları meyve çekirdeklerini dalların üstüne dışkılayarak yeni bitkilerin kök salmasını sağlarlar . Bu tohum ne suyun içinde , ne  toprakta ne de başka bir ortamda  filizlenemediği (kök salamadığı) için , bitki ancak bu şekilde üreyebiliyor . Ökseotu bu şekilde çoğalmayı kuşlara borçlu olduğu halde , bazı yörelerde aynı yapışkan madde kuşlar için tuzak olmaktadır  . Bu yapışkan madde çubuklar üzerine sürülmekte ve küçük kuşları yakalamak için "ökse" olarak kullanılmaktadır . Bitki rezin , saponinler , organik asitler , alkaloitler , viscotoxin , acetylcholin , lectine , inosit ve müsilaj taşımaktadır . Çok eski çağlardan beri şifalı özelliği bilinir .

Eski Kelt rahipleri , her hastalığı iyi edebilecek bir bitki olarak tanırlar ve törenler eşliğinde altın bıçaklarla ağaçtan keserlerdi onu .Eski halk hekimleri bitkiyi , epilepsiye (sara)  karşı en iyi ilaç olarak bilirlerdi . Bu çok eski tedavi biçimini , Dr. Bohn da kabulleniyor ve günümüzde ökseotunu , kronik kramplara ve histeri krizlerine karşı öneriyor . İnce kıyılarak gölgede kurutulan yapraklar ve küçük saplar , yalnızca ekim başından aralık ortasına kadar ve mart-nisan aylarında toplanır . Bu zamanın dışında şifalı güce sahip değildir . Toplama konusunda bir uyarı daha : Mart ve nisan aylarında bitki daha meyve vermemiştir . Bu durumda , yapışkan meyvelerle uğraşmak gerekmeyeceği için , yaprak ve sapları mart- nisan aylarında toplamak daha kolay olur . Bana (M.Treben) pek çok kereler , zehirli bir bitki olduğu halde ökseotunu neden böylesine övdüğümü sordular . Ökseotu , yani yapraklar ve saplar hiçbir biçimde zehirli değildir , ama meyveleri , ağız yoluyla kullanılırsa zehirlidir ! İçyağı ile karıştırılarak merhem haline getirildiğinde  , donuklarda , dıştan başarıyla kullanılır . Tanıdığım bir kadın , uzun yıllardır , donuk bir buruna sahipti . Mosmor burnuyla kışın sokağa çıkmaya cesaret edemiyordu artık . Her geçen yıl şikayetleri de gitgide artıyordu . Ona , taze ökseotu meyvesinin lapasını geceleyin burnuna sürmesini önerdim . Belki inanılamayacak gibi gelebilir , ama yalnızca birkaç gün içinde kadının burnu iyileşti . Ökseotu , salgı sistemini en iyi biçimde etkileyebildiği için , yetkin bir metabolizma etkileyici ilaç olma özelliğine de sahiptir . Aynı zamanda pankreas üzerindeki etkisi öyle büyüktür ki , ara verilmeden sürdürülen çay kürü sayesinde , şeker hastalığının oluşmasına yol açan dengesizlikler ortadan kalkıyor . Özellikle metabolizma hastaları , 6 ay boyunca ökseotu çayı içmeyi denemelidirler . Hormon dengesinin bozuk olduğu hallerde bitki çok başarılı olur . Bu durumlarda , günde en azından 2 bardak çay , sabahları ve akşamları olmak üzere içilmelidir . Atar damar sertliğinde ökseotu çok etkilidir  . Kalp krizine karşı da önerilecek bir şifalı bitkidir ve önceden ,  aksatmadan bitki çayı içildiğinde , bu tür bir problemle hiçbir zaman karşılaşılmaz . Eğer bir kalp krizi atlatılmışsa , 6 hafta boyunca günde 3 bardak , 3 hafta boyunca günde 2 bardak ve 2 hafta boyunca günde 1 bardak bitki çayı içilmelidir . Ama bu kürün uygulanışı , ilk bardak kahvaltıdan önce ve sonra , ikinci bardak öğle yemeğinden önce ve sonra , olmak üzere , hep yarım bardak olarak içilmelidir . Bitki çayı , kan durdurucu olarak da kullanılır . Soğuk olarak buruna çekildiğinde , burun kanamasını durdurur . Çay olarak içildiğinde , akciğer kanamsını ve tifo veya dizanteri sonrası karşılaşılan , bağırsak kanamalarını durdurur . Ökseotu , en etkili kalp ve kan dolaşımı ilacı olarak belirtilebilir . Bitkide , bünye düzenini normalleştiren maddeler bulunduğu için , inanılamayacak bir olay gerçekleşiyor ve yüksek tansiyon aşağı çekilirken , alçak tansiyon da yükseltiliyor . Böylece , rahatsız olan kalp rahatlıyor ve görevini rahatça yapabilecek bir ortam oluşur . Kanın kafaya basıncı , kulakların uğuldaması ve görme bozuklukları biçiminde kendini gösteren anormal kan basıncı (yüksek tansiyon) halleri de düzene girer .  Kişinin pek çok görevi üstlenmek zorunda olduğu günümüzün hızlı yaşam biçiminde , insanlığın bu tür yardımcılara gerçekten ihtiyacı var . 

Elime (M.Treben) geçen mektuplarda , yüksek tansiyonu ağır kan dolaşımı bozuklukları , halsizlik , kalp düzensizlikleri , ayrıca kalpte ritim bozukluklarında , baş dönmesinde ve çalışmaya karşı isteksizlik hallerinde , ökseotu sayesinde her şeyin normale döndüğü belirtiliyor . Kendilerini çok iyi hissetmeye başladıklarını ve işlerini zevkle yaptıklarını anlatıyorlar . Günde 2-3 bardak bitki çayını yudumlayarak içtiğinizde , sizin kalbiniz ve kan dolaşımınız da normale dönecek ve çalışma gücünüzü tam anlamıyla kazanabileceksiniz . Ne olursa olsun , yılda bir kere 6 hafta süreli bir ökseotu çay kürü uygulanmalıdır . Kan dolaşımı ve tansiyon , bu 6 hafta içinde normale dönecektir . Bu durumun değişmemesini sağlamak için , yıl boyunca , bir bardak bitki çayı sabahları içilmelidir . Mainz civarından bir bey , yıllardır alçak tansiyon hastalığı çekiyor ve bazı günler durumu öylesine zorlaşıyordu ki , işini bile tam olarak yapamıyordu . Çok doktor dolaştığı halde , derdine bir çare bulamamıştı . Ökseotunun , alçak ve yüksek tansiyona karşı kullanabileceğini söylediğimde , bu hasta adam bana inanmak istememişti . Rastlantı olarak nisan ayındaydık ve bitki şifalı özelliklerine sahipti . Birkaç ay sonra , yakınlardaki bir kasabadaki konferansta , ön sıralarda oturduğunu gördüğüm bu kişi , bir zamanlar çok alçak olan tansiyonun ökseotu çayı sayesinde tam anlamı ile normalleştiğini dinleyicilere anlattı . Kadınlar da ökseotu çayı içmelidirler ! Normale dönen tansiyon sayesinde , dölyatağı (rahim) ve adet görme düzensizlikleri önlenmiş olur . Özellikle aşırı olan adet kanamaları ve loğusalık kanamaları böylece kontrol altına alınmış olur . Menopoz döneminde , kalp çarpıntısı ve düzensizlikleri , duygu coşkunlukları , korku ve soluk alma zorluklarına karşı , birkaç ay boyunca bitki çayı içilmelidir . Böylece tüm bu rahatsızlıklar ve düzensizlikler sona erecek ve kişi , menopoz döneminde olduğunu duyumsamayacaktır bile . Taze bitki özsuyu , kadının kısırlığını da tedavi edebilir . Ökseotu sap ve yaprakları güzelce yıkanarak , ince kıyılır ve nemli durumdayken mikserde suyu sıkılır .Bu özsudan 25 damla , biraz suyun içinde , kahvaltıdan yarım saat önce ve yatmadan önce alınır . Birkaç yıl önce Londra’dan verilen bir habere göre , birbirlerinden ayrı çalışan üç araştırma grubu tarafından yüksek tansiyonlarını kontrol altında tutabilmek için uzun yıllar boyunca tansiyon düşürücü ilaç kullanmış olan kadınlarda , 50 yaşından sonra göğüs kanseri görüldüğü saptanmış . Ökseotu bu konuda bize yardımcı olabildiğine göre, böyle bir riski göze almaya ne gerek var ki ! Son zamanlarda , ökseotu , kanserden koruyucu ve kansere karşı etkili ilaçlarda kullanmaya başlandı . Deneyimler , şifalı bitkilerin her zaman nasıl temizleyici ve hastalıkları iyileştirici özelliklere sahip olduklarını kanıtlıyor .

Ökseotu meyvalarının yakı sakızı ile ezilmesi sonucu elde edilen karışım ,Gaziantep , Urfa ve Van yöresinde yakı halinde romatizma ağrılarının giderilmesinde kullanılmaktadır . Ayrıca ezilmiş meyvalar çıban üzerine konarak ; çıbanın açılması ve cerahatın dışarı çıkması sağlanır .

Kullanım Biçimleri :
Çay hazırlamak : Ökseotu çayı yalnızca soğuk suda hazırlanır ! İnce kıyılmış yarım tatlı kaşığı bitki , orta boy bir su bardağı dolusu soğuk suda gece boyunca bekletilir , sabahleyin hafifçe ısıtılır ve süzülür . Çay gün boyuna yayılarak yemeklerden önce ve yemek aralarında yudumlanarak yavaş yavaş içilir . Eğer gün boyunca fazlaca içilmesi gerekiyorsa ,hazırlanan çay  bir termosta saklanabilir . 

Taze Bitki Özsuyu : Taze yapraklar ve ilk saplar yıkanır ve nemliyken mikserde sıkılır .

Merhem Hazırlamak : Taze beyaz meyveler ezilerek , içyağı veya tereyağı ile iyice karıştırılır ( Sadece dıştan kullanılır )

Kaynaklar:
1- "Gesundheit aus der Apotheke Gottes" "Tanrı'nın Eczanesinden Saglık" , Maria Treben 

2- "Türkiye'de Bitkilerle Tedavi" , Prof.Dr. Turhan Baytop, I .U Eczacılık Fak.

3- "Sağlık Doğadan Gelir ", Niyazi Eröztürk